Yeni Volvo EX60 Elektrikli SUV İçin Tarih Verildi: XC60’ın Elektrikli Kardeşi Geliyor!
Volvo'nun merakla beklenen yeni elektrikli SUV modeli EX60 için tanıtım tarihi netleşti. İsveçli marka, tamamen elektrikli yeni modelini Ocak 2026'da dünya genelinde tanıtmayı planlıyor. EX60, pazarda Audi Q6 e-tron, Porsche Macan Electric ve yeni nesil BMW iX3 gibi güçlü rakiplerine karşı konumlanacak.
Marka, sadık müşterilerinin beğenisini toplayan XC60 SUV'nin tamamen elektrikli alternatifi olacak EX60'ın ilk resmi teaser görselini de paylaştı. Bu görsel, aracın yeni arka aydınlatma imzasını gözler önüne seriyor. Günümüzde piyasaya sürülen birçok elektrikli modelin aksine, EX60'ta tam boy bir ışık çubuğu yerine, EX90, EX30 ve ES90 modellerindekine benzer şekilde arka camın içine gömülü bölümlere ayrılmış stop lambaları dikkat çekiyor.
Ana stop lambası ünitesi, aracın belirgin ve şaşırtıcı derecede köşeli arka hatlarının altında yer alıyor. Bu ünitede, yan tarafında minik Volvo yazısı bulunan ince aydınlatma elemanları bulunuyor. Ayrıca bagaj kapağı boyunca daha büyük Volvo yazısı ve markanın diğer elektrikli modellerine benzer pürüzsüz yüzeyler göze çarpıyor.
EX60'ın genel oranlarının mevcut XC60'a benzer olması bekleniyor. Özel çizimler, yeni modelin nasıl görünebileceği hakkında daha iyi bir fikir veriyor. Ön tarafta sekiz bit tarzı 'Thor'un Çekici' LED farlar, gömme kapı kolları, kapalı bir ön ızgara ve aerodinamik alaşım jantlar görmeyi bekliyoruz.
Volvo, amiral gemisi EX90'da bulunan gelişmiş LiDAR sürüş destek teknolojisinin EX60 gibi modellere inip inmeyeceğini henüz doğrulamadı, ancak markanın ileriye dönük olarak farklı güvenlik sensörleri üzerinde denemeler yaptığı biliniyor.
Volvo'nun Yeni Nesil SPA3 Platformu
EX60, Volvo'nun yeni 'çoklu adaptif emniyet kemeri' teknolojisine sahip ilk model olmasının yanı sıra, şirketin yeni nesil SPA3 platformu üzerine inşa edilecek ilk araç unvanına da sahip olacak. Bu platform, 'çığır açıcı' olarak tanımlanıyor ve 'daha uzun menzil, verimlilik ve akıllı merkezi bilgi işlem' için tasarlandığı belirtiliyor.
Tüm bu gelişmelerin EX60'ı 'sizinle birlikte gelişen bir araba' yapması bekleniyor. Bunun tam olarak ne anlama geldiği şu an için net değil, ancak 'SPA3'ün zamanla yeni özellikler ve yeteneklerle öğrenip uyum sağlayacak şekilde tasarlandığı ve bir aracı mühendislik, sahiplik ve deneyimleme anlamını yeniden tanımlamaya yardımcı olduğu' ifade ediliyor.
SPA3 platformu ayrıca Volvo'nun aynı teknolojiyi kullanarak her boyutta araç geliştirmesine ve üretmesine olanak tanıyacak. Ölçeklenebilir bir mimari olması, İsveçli markanın bu platform üzerine inşa edilen tüm otomobillerde artan sinerji yaratabileceği ve temel bileşenleri paylaşabileceği anlamına geliyor, bu da karmaşıklığı azaltarak üretim maliyetlerini düşürmeye yardımcı olabilir.
Volvo EX60 Menzil ve Batarya Kapasitesi
EX60'ı diğer elektrikli Volvo modellerinden ayıracak bir diğer gelişme ise 'yapısal' batarya paketi olacak. Tesla ve BYD gibi markalar tarafından benimsenen bu teknoloji, batarya paketinin aracın zeminiyle birleştirilmesini sağlıyor. Bu sayede 'gelişmiş enerji yoğunluğu' ve artan yapısal sağlamlık sayesinde 'harika sürüş kabiliyeti' elde ediliyor.
EX90, tek şarjla yaklaşık 600 kilometre menzil sunan 107 kWh (kullanılabilir) devasa bir batarya paketine sahip. EX60'ın daha küçük boyutu göz önüne alındığında, biraz daha kompakt, hafif bir batarya paketi bekleniyor. Bununla birlikte, yapısal batarya paketinin artan enerji yoğunluğu sayesinde, daha hafif aracın menzil rakamlarının 640 kilometreye (400 mil) yaklaşması mümkün görünüyor.
Bu yeni teknolojinin entegrasyonu, kısmen EX60'ın 'megacasting' yöntemiyle üretilmiş arka alt zeminine borçlu. Çoğu otomobilin arka alt takımının çok sayıda farklı parçadan oluşmasının aksine, EX60 tek bir alüminyum döküm ünitesi kullanacak.
Volvo'nun İsveç'teki fabrikasında, EX60'ın zeminini monte edecek üretim süreci incelendi. Temel olarak 1:64 ölçekli model arabaları üretmek için kullanılan üretim süreçlerinin büyük ölçekte uygulanması olan megacasting, otomotiv sektöründe nispeten yeni bir konsept. Tesla, Nio, Zeekr ve XPeng gibi bazı Çinli markalar da bu yöntemi benimseyen diğer ana akım üreticiler arasında yer alıyor.
Volvo, yeni arka zeminin geleneksel damgalanmış eşdeğerine göre 'yüzde 15-20 daha az ağırlık' sunduğunu ve 'aynı derecede iyi, hatta daha iyi güvenlik ve dayanıklılık' sağladığını belirtiyor.
Bu süreçten kaynaklanan başka ek faydalar da var; bunlar arasında artan bagaj kapasitesi ve daha hızlı üretim süreleri bulunuyor. Megacasting ile üretilen bir zemin, tek bir parçanın dökülmesiyle 120 saniyede üretilirken, çok parçalı damgalanmış bir zemin tam bir saat sürebiliyor.
Ayrıca, Volvo'nun üretim sürecinde şu anda yüzde 20 geri dönüştürülmüş alüminyum kullanılıyor olsa da, amaç bu oranı artırmak ve aracın ömrünün sonunda megacasting ile üretilen zeminin tamamını geri dönüştürmek.