
Sürücüler Dikkat! Akaryakıtta ‘En Ucuz Fiyat’ Kuralı Değişiyor Mu?
Türkiye'deki sürücüler için yıllardır süregelen ve neredeyse ezberlenen bir yakıt ikmali kuralı vardı: Büyük market zincirlerinin veya belirli bütçe odaklı istasyonların yakıt fiyatları, genellikle uluslararası veya büyük ulusal markaların istasyonlarından daha uygun olurdu. Bu durum, özellikle bütçesine dikkat eden sürücüler için cazip bir seçenek sunuyordu.
Ancak son dönemdeki gözlemler ve deneyimler, bu kuralın artık geçerliliğini yitirmeye başladığına işaret ediyor. Benim ve birçok sürücünün ortak fikri şu ki; artık market istasyonlarının veya belirli düşük fiyat algısıyla bilinen noktaların en uygun fiyatı sunduğunu varsayamayız.
Geçtiğimiz hafta yaptığım yolculuklarda, hem büyük markaların istasyonlarından hem de marketlere bağlı veya bütçe odaklı istasyonlardan yakıt aldım. Karşılaştığım manzara oldukça şaşırtıcıydı. Aynı bölgedeki farklı istasyonlarda, büyük bir markanın kurşunsuz benzin litresini 40.50 TL'ye satarken, bir başka büyük marka 40.80 TL istiyordu. Ancak hemen yakındaki bir markete bağlı veya bütçe odaklı bir istasyon, aynı yakıtı 41.50 TL'ye veya 41.20 TL'ye satıyordu.
Bu durum, akaryakıt piyasasındaki dengelerin değiştiğini ve sürücülerin alışkanlıklarını gözden geçirmesi gerektiğini gösteriyor. Eskiden 'kesinlikle en ucuz burasıdır' diyebileceğimiz yerlerin artık daha pahalı olabileceği yeni bir döneme girmiş olabiliriz. Bu, özellikle bütçesini düşünen sürücüler için önemli.
Peki, bu küçük gibi görünen fiyat farkları uzun vadede ne anlama geliyor? Yıllık ortalama 15.000 kilometre yol yapan ve bu sürüş hayatını 40-50 yıl boyunca sürdüren bir sürücüyü düşünelim. Ortalama yakıt tüketimi 100 kilometrede 7 litre olsa, yıllık yaklaşık 1050 litre yakıt tüketir. Eğer her litrede sadece 1 TL daha fazla öderse, yıllık fazladan ödediği tutar 1050 TL olur. Bu fark, 40 yıl sonunda 42.000 TL gibi ciddi bir meblağa ulaşır.
Eğer litre başına fark 2 TL gibi daha yüksek olursa, yıllık kayıp 2100 TL, 40 yıldaki toplam kayıp ise 84.000 TL'yi bulabilir. Bu tutarlar, iyi kondisyonda ikinci el bir otomobil veya sıfır kilometre bir B segmenti otomobilin peşinatı hatta tamamı anlamına gelebilir. Sadece birkaç dakikanızı ayırıp farklı istasyonlardaki fiyatları kontrol etmemenin bedeli bu kadar ağır olabilir.
En uygun fiyatı bulmak için biraz araştırma yapmak ve pahalı olan istasyonları 'pas geçmek', sürücüler için önemli tasarruflar sağlayabilir. Artık 'market istasyonları en ucuzdur' yanılgısından sıyrılma zamanı gelmiş gibi görünüyor.