Otomobil İçinde Ekran Devri Bitiyor Mu? Yeni Trend ‘Saklı Teknoloji’ Geliyor!
Otomotiv dünyasında iç mekan teknolojileri hızla gelişirken, gelecekteki trendler üzerine önemli bir tartışma başladı. Premium segment otomobillerde devasa dokunmatik ekranların yerini, 'saklı teknoloji' (shy tech) adı verilen daha entegre ve gizlenmiş özelliklerin alabileceği belirtiliyor.
Önde gelen bir otomotiv şirketinin ürün deneyimi direktörüne göre, saklı teknoloji, "doğrudan göze çarpmayan, kendini belli etmeyen" özellikler anlamına geliyor. Bunun örnekleri arasında, dokunulduğunda aydınlanan ve klima gibi işlevleri kontrol eden, ahşap panel altına gizlenmiş düğmeler gösteriliyor. Ayrıca, baş üstü göstergelerin (head-up display) ve artırılmış gerçeklik özelliklerinin de kabin içi teknolojideki bir sonraki adımlar olacağı ifade ediliyor.
Ancak aynı yetkiliye göre, ana akım segmentlerde büyük dokunmatik ekranlara olan talep ve ihtiyaç devam edecek. Müşteri gruplarına bağlı olarak bir teknoloji ayrımının süreceği öngörülüyor.
Yapay zekanın (AI) otomobillerdeki rolü de önümüzdeki yıllarda belirleyici olacak. Ürün deneyimi uzmanı, yapay zekanın kullanıcının anlaması ve onaylaması gereken bir şekilde devreye girmesi gerektiğini, hiçbir talimat olmaksızın gizlice etkinleşmesinin güven kaybına yol açacağını vurguluyor. Uzman, aracın dış sıcaklık 21 derece veya üzerindeyken sürücünün her zaman koltuk havalandırmasını açtığını öğrenmesi ve kullanıcıya bunu varsayılan bir işlem haline getirip getirmek istemediğini aktif olarak sorması örneğini veriyor. "Yapay zeka kullanıcıyı bilgilendirmeden kendi kendine hareket etmeye başlarsa, güveni kaybeder ve memnuniyetsizlik yaratırsınız" diyen yetkili, teknolojinin dikkat dağıtmadan nasıl iletişim kurabileceği ve belirli bir durumda neden bir şey yaptığını netleştirebileceği üzerine düşünülmesi gerektiğini belirtiyor.
Avrupa ve Çin pazarlarının teknoloji beklentileri açısından birbirine yaklaştığı da dikkat çekiyor. Geleneksel olarak Çin pazarı daha çok teknoloji miktarına ve çok sayıda yeni özelliğe odaklanırken, Avrupalılar çok fazla yeni zekice yeniliğe ihtiyaç duymuyor, ancak tanıtılanların "mükemmel şekilde uygulanmasını" bekliyordu. Teknoloji geliştikçe, Çin'de kalite beklentileri artarken, Avrupalıların daha fazla özellik istemesiyle iki kültür arasındaki hizalanma artıyor.
Uzman, "Çin'de insanlar arabalarında daha fazla zaman geçiriyor, öğle yemeğinde kısa bir uyku için veya eve vardıklarında bile arabada kalabiliyorlar, bu yüzden arabalar onlar için daha çok bir oturma odası gibi" diyerek, kullanım alışkanlıklarının teknoloji ihtiyaçlarını nasıl şekillendirdiğini açıklıyor.