Sizce de biraz garip değil mi? Direksiyon başındayken haklı olarak telefonlarımızı kullanmamamız söyleniyor, ancak otomobil üreticileri gösterge panelinin ortasına tablet boyutunda devasa ekranlar yerleştiriyor. Eskilerin deyimiyle "modası geçti" denilse de, fiziksel düğmelerin nesli tükenmekte olan bir tür haline geldiği bir gerçek. Ancak Hyundai'yi bu konuda tebrik etmek gerek. Şirket, ekranlara aşırı bağımlılığın aslında bazı sürücüleri "stresli, rahatsız ve sinirli" hissettirdiğini kabul etti.
Hyundai, dokunmatik kontrolleri en mantıklı oldukları yerde, yani fiziksel olarak tutmaya çalışıyor. Elbette her fonksiyon için bir düğme olmayacak, ancak sık kullanılan özellikler fiziksel tuşlarını koruyacak. Hyundai'nin Tasarımdan Sorumlu Kıdemli Başkan Yardımcısı da durumu anlıyor. Otomobil tasarımından sorumlu birinin dokunmatik ekranları "dikkat dağıtıcı" olarak nitelendirmesi oldukça ferahlatıcı.
Yaptığı bir söyleşide, gelecekteki iç mekanların tek bir temel fikir etrafında şekillendiğini açıkladı: sürücünün gözünü yoldan ayırmamasını sağlamak. Hepsi bu. Hatta "İnsanların ekrana bakmasını istemezsiniz, göz hizasına bakmalarını istersiniz" diyerek bu konudaki kararlılığını vurguladı. Kas hafızası, sürücülerin gözlerini yoldan ayırmadan ayarları yapmalarına yardımcı olacaktır.
Bu konuyla ilgili olarak, şirketin tasarım şefi de hepimizin haklı olarak tahmin ettiği şeyi dolaylı olarak itiraf etti: Ekranlar maliyet düşürücü bir araç. Büyük ekranlara dayalı modern bilgi-eğlence sistemleri "ideal çünkü sadece ekran kullanarak birçok kalıp maliyetinden tasarruf ediyorsunuz." Ancak Hyundai, insanların genel olarak "analog etkileşime karşı bir sevgisi" olduğunu iddia ediyor, bu nedenle anahtarın düğmeler ve devasa ekranlar arasında doğru dengeyi bulmak olduğunu belirtiyor.
Tasarım şefi, otomotiv endüstrisinin sonunda dokunmatik ekranları azaltıp düğmeleri geri getireceği konusunda iyimser olsa da, Hyundai'nin son hamlesi daha karmaşık bir tablo çiziyor. Geçtiğimiz ay Pleos yazılım platformu tanıtıldığında, yayınlanan görsellerde ön ve merkezde devasa, dikey bir ekran sergileniyordu.
Ancak bu ekranın altında, bir dizi boş düğme sırası bulunuyordu; bu da bir düzeyde fiziksel etkileşimin hala mümkün olabileceğine işaret ediyor. Bu geleneksel tuşların, Android Automotive destekli işletim sistemini çalıştıran ilk modellerin 2026'nın ikinci çeyreğinde piyasaya sürülmesiyle işlevsellik kazanması muhtemel. Hyundai, bu kurulumun 2030 yılına kadar 20 milyondan fazla araca ulaşmasını bekliyor.
Elbette dev bir ekran her zaman dokunmatik kontrollerin sonu anlamına gelmiyor. Hyundai'nin tekerlekli bir akıllı telefon ile eski usul güvenilir düğmeler arasında o tatlı noktayı bulacağına dair hala umut var.