Genesis Tasarım Şefinden Rest: “Bu Konseptler Üretilmezse İşi Bırakırım!”
Genesis'in nefes kesici X Gran Coupe ve Convertible konseptlerinin bu ayın başlarında tanıtılmasının ardından henüz seri üretime geçiş onayı almamış olması inanması güç bir durum. Ancak lüks otomobil markasının tasarım patronu da bu fikre katılıyor gibi görünüyor, zira iddialara göre tasarım şefi, bu iki konseptin üretilmesi için gerekirse görevinden istifa edeceğini belirtti.
Markanın yaratıcı şefi, bu araçların "henüz" üretim için onaylanmadığını da ayrıca vurguladı. Bu ifade, yola çıkmaya hazır araçlar gibi duran bu iki konseptin, markanın önceki bazı gösteri araçları gibi sadece bir hayalden ibaret olmadığını düşündürüyor.
Bu durumun bir diğer nedeni de bu araçların (yakın zamanda tanıtılan Genesis X Gran Equator 4x4 gibi) sıfırdan tasarlanmamış olması. Bunun yerine, büyük ölçüde markanın çoğu denizaşırı pazarda satılan ve Mercedes S-Serisi ile diğer lüks sedanlara rakip olan G90 lüks sedanının türevleri konumundalar.
Ayrıca, üretimdeki araçlarda görülebilecek kapı kolları, aydınlatmalar ve aynalar gibi detaylara, hatta geri çekilebilir bir geri görüş kamerasına bile sahipler. Ancak bu, basit bir kes-yapıştır işi değil. Aslında tasarımcılar, tavan çizgisini alçaltmak, ön camı daha akıcı hale getirmek ve arka kısmı tamamen yeniden tasarlamak için G90'ın A sütunundan sonrasını tamamen yeniden biçimlendirdiler.
Ön kısım da elden geçirilmiş, daha açılı bir ızgara ve ön boyunca kesintisiz bir profile sahip yeni yekpare bir kaput sayesinde daha keskin ve belirgin bir ön yüze kavuşmuş.
Bu ikili, boyut ve prestij açısından eski Mercedes S-Serisi Coupe ve Cabriolet'ye benziyor ve Genesis markasını iki çok özel ve düşük hacimli segmente taşıma potansiyeli taşıyor.
Mercedes ve BMW gibi markaların daha önceki tam boyutlu iki kapılı coupe modellerine hiç de gizli olmayan bir gönderme yapan X Gran Coupe, direksiz bir tasarıma sahip. Bu, dört camın da indirilerek yan tarafın tamamen açık bir görünüm kazanmasını sağlıyor. Bentley Continental GT, şu anda bu özelliği koruyan tek araçlardan biri.
İngiliz markaya bir referans gibi, X Gran Coupe tasarımını zeytin yeşili boya ile kontrast oluşturan parlatılmış altın rengi jantlarla güçlendiriyor. İç mekanda ise yeşil ve ten rengi iki tonlu deri kombinasyonu, yumuşak, açık renk ahşap kaplama ile tezat oluşturuyor. Kabin, sedana benziyor; ön panelin üst kısmı ve direksiyon biraz yeniden tasarlanmış, ancak genel olarak üretim modelindeki gibi.
Daha sıra dışı özelliklere sahip X Convertible ise kendine özgü bazı tasarım öğeleri taşıyor. Bunlar arasında derin mor renkte, siyah ön cam çerçeveli tamamen benzersiz bir gövde bulunuyor. Daha stilize jantları da koyu boya ile canlı bir kontrast oluşturuyor ve kabinin alüminyum renkli kemer çizgisi ile eşiklerin etrafındaki alt kısımdaki parlak detaylarla uyum sağlıyor. İç mekanda, canlı kabin yukarıdan aşağıya ultramarin mavisi renkte tamamlanmış, ahşabın doğal damarını vurgulayan metalik bir kaplama kullanılmış.
Genesis, bu iki konsept araca aks mesafesini genişleterek ve çamurlukları dolduracak daha büyük ofsetli jantlar takarak önemli şasi yükseltmeleri de yapmış. Ancak güç aktarma organları hakkında herhangi bir yorum yapılmadı. Standart G90 sedanda çift turbolu V6 motor ve 48V mild hibrit sistemi bulunuyor. Bu sistem toplamda 409 beygir güç ve 549 Nm tork üretiyor ve gücü sekiz ileri otomatik şanzımanla arka veya dört tekerleğe iletiyor. Ancak iki konsept aracın kaputunun altında ne olduğu henüz belli değil.
Genesis'in tasarım patronunun yorumları araçların (sınırlı sayıda da olsa) sonunda üretime gireceğine dair umut verse de, Koreli marka konuyla ilgili herhangi bir resmi açıklama yapmadı.
Konseptler tanıtılırken, Genesis'in küresel başkanı, "Bu fırsatı yeni bir on yıl için bir fırlatma rampası olarak değerlendirmeyi, Genesis'in yüksek performans teknolojisi ve geleceğin lüks tasarım arayışını somutlaştıran modelleri sergilemeyi amaçlıyoruz" şeklinde konuşmuştu.
Bu sözler, Genesis'in üst düzey lüks segmentte de köklü oyuncularla her seviyede rekabet etme konusunda son derece ciddi olduğunu, bu konseptlerle de bunu göstermeye çalıştığını ortaya koyuyor.