Otomobil finansman ve kiralama şirketleri, elektrikli araç (EV) değerlerindeki büyük düşüşler nedeniyle ciddi mali kayıplar yaşadıklarını belirtiyorlar. Bazı büyük pazarlarda yaşanan bu durum, şirketlerin yüz milyonlarca liralık zarara uğramasına yol açarken, bu maliyetin artan faiz oranları ve finansman giderleri şeklinde tüketicilere yansıtıldığı ifade ediliyor.
Önde gelen filo kiralama ve finansman kuruluşları adına yapılan açıklamalarda, ikinci el elektrikli araçlara olan talebin, hızla artan arzı karşılamakta zorlandığı vurgulanıyor. Önümüzdeki üç yıl içinde ikinci el EV arzının önemli ölçüde artması beklenirken, bu dengesizliğin değer kaybını hızlandırdığı belirtiliyor.
Bu durum sonucunda, bazı pazarlarda elektrikli araçların ikinci el değerlerinin son iki yılda %50'ye varan oranlarda düştüğü ve önümüzdeki yıllarda %28'lik ek bir düşüş daha yaşanabileceği öngörülüyor. Özellikle içten yanmalı motorlu araçların satışının sonlanacağı tarihler yaklaştıkça bu baskının artabileceği düşünülüyor.
İkinci el değerlerindeki bu zayıflama, finansman ve kiralama şirketleri üzerinde artan bir mali baskı yaratıyor. Çünkü bu şirketler, fiyatlandırma modellerini çok daha iyimser ikinci el değeri tahminlerine dayandırmışlardı. Sonuç olarak, müşterilere kiraladıkları veya finanse ettikleri elektrikli araçların bugünkü değeri, başlangıçta beklediklerinden çok daha düşük seviyelerde kalıyor.
Sektör temsilcileri, bu değer kaybının filolara büyük maliyetler yüklediğini ve bunun daha yüksek finansman maliyetleri olarak yeni alıcılara yansıtıldığını belirtiyorlar. Şirketlerin kayıplarını telafi etmek için fiyatları artırmak zorunda kalmasıyla, daha yüksek finansman ve kiralama maliyetlerinin önümüzdeki dönemde elektrikli araç satışlarını olumsuz etkileyebileceği tahmin ediliyor.
Buna rağmen, bazı değerleme kuruluşları hala birçok EV modeli için güçlü ikinci el değerleri öngörmeye devam ediyor. Ancak piyasadaki genel kanı, özellikle ilk nesil ve yüksek arzı olan modellerde değer kaybının beklenenden hızlı olduğu yönünde.
Sektör temsilcileri, bu maliyeti karşılamanın sürdürülemez hale geldiğini belirterek, ikinci el elektrikli araç piyasasını desteklemek için çeşitli teşvik mekanizmalarına ihtiyaç duyulduğunu dile getiriyorlar. Ayrıca, tüketicilerin elektrikli araçlara geçişini kolaylaştırmak ve güvenlerini artırmak amacıyla, erişilebilir ve standartlaştırılmış batarya sağlığı bilgilerinin sunulmasının önemine dikkat çekiyorlar. Bu tür bir uygulamanın bazı bölgelerde yasal zorunluluk haline getirilmesi planlanıyor.
Tüketicilerin ikinci el bir elektrikli aracın en önemli ve pahalı bileşeni olan bataryanın durumu hakkında net bilgiye sahip olması, güven sorununu azaltarak talebi canlandırabilir. Şimdilik Türkiye pazarında bu konuda atılmış somut adımlar veya devlet destekli teşvikler bulunmasa da, küresel pazarlardaki bu gelişmelerin yakından takip edilmesi gerekiyor.