Efsane Geri Döndü: Renault 5 Turbo 3E, 533 HP’lik Elektrikli Canavarla Tanışın!
2024'te tanıtılan ve retro tasarımıyla geçmişin Renault 5 modellerine göz kırpan yeni Renault 5 E-Tech electric, otomobil dünyasında heyecan yaratmaya devam ediyor. Orijinal Renault 5'in efsanevi Turbo versiyonunun izinden giden yeni modelin performans odaklı türevleri de dikkat çekiyor: Alpine A290 ve özellikle de ekstrem Renault 5 Turbo 3E.
Toplamda 1.980 adet üretilecek olan 533 HP güç üreten, arkadan itişli ve tamamen elektrikli bu performans odaklı hatchback'in ilk 1.000 adedi şimdiden rezerve edilmiş durumda. Bu durum, aracı bugün sipariş etmeniz halinde teslimatın 2028'in başlarını bulabileceği anlamına geliyor. Üretimin 2027'de başlayıp iki yıl sürmesi bekleniyor.
0'dan 100 km/s hıza sadece 3.5 saniyede ulaşabilen Renault 5 Turbo 3E, özellikle İngiltere'deki otomobil tutkunları tarafından büyük ilgi gördü. Küresel satış taleplerinin %40'ı ve Temmuz 2025'e kadar olan satışların %10'u Birleşik Krallık pazarından geldi. Ayrıca, Renault'nun bu özel modeli Nürburgring Nordschleife pistinde rekor denemesiyle daha da öne çıkarma planları da bulunuyor.
Eğer 135.000 Pound'luk başlangıç fiyatı ve iki yıllık bekleme süresi size uygun değilse, standart Renault 5 modeli yaklaşık 23.000 Pound'dan başlayan fiyatlarla ve şimdiden Türkiye'deki birçok bayide bulunabiliyor. Alternatif olarak, benzer bir bütçeyle Alpine A290 hot-hatch modelleri de tercih edilebilir.
Daha Agresif Renault 5 Özel Serileri Yolda Olabilir
Bu sınırlı üretim ve sıra dışı hot-hatch modeli, gelecekte daha radikal özel serilerin de önünü açabilir. R5 Turbo 3E projesinin lideri, bu fikre oldukça açık görünüyor. Aracın tekerlek içi motorlarının 'sağlam' olduğunu ve herhangi bir darbeye karşı dayanıklı olduğunu belirten proje lideri, potansiyel bir çukura karşı aracın hurdaya ayrılmayacağının altını çiziyor.
Turbo 3E'yi test etmek için daha zaman olduğunu ve Renault'nun ilk dinamik tanıtımını gelecek yılki bir etkinlikte yapmayı planladığını belirten yetkililer, henüz prototipin kendisinin bile test edilmediğini ekliyor.
135.000 Pound'luk Fiyat Sadece Bir Başlangıç
Belirtildiği gibi, bu performans canavarına sahip olmak isteyenlerin en az 135.000 Pound'u gözden çıkarması gerekiyor. Ancak bu sınırlı sayıdaki şanslı alıcılar, kişiselleştirme konusunda neredeyse sınırsız bir imkana sahip olacaklar ve en detaylı kişiselleştirmelerle bu rakamın 200.000 Pound'a yaklaşması bekleniyor.
Bu fiyat, birçok spor otomobil ile karşılaştırılabilecek seviyede. Ancak aracın hedef kitlesi göz önüne alındığında, bu rakamın 'küçük bir harcama' olarak görülebileceği belirtiliyor.
Elbette, en az 1.000 kişi bu özel araca sahip olabilecek finansal güce sahip. Bir önceliklendirme sistemiyle sunulacak olan araçlarda, alıcılar kendi şasi numaralarını seçme hakkına da sahip olacak.
Toplam 1.980 adet üretilecek olan Turbo 3E'nin bu sayısı, 1980 yılında piyasaya sürülen orijinal Renault 5 Turbo'ya bir gönderme niteliği taşıyor. Üretim, 2027 yılında başlayacak ve ilk teslimatlar da aynı yıl içinde yapılacak. Her bir araç, Fransa'da özel bir ekip tarafından titizlikle üretilecek.
Orijinal Renault 5 Turbo'dan İlham Alan Tasarım
Turbo 3E, tamamen elektrikli bir araç olmasına rağmen, eski ralli kökenli Renault 5 Turbo ve Turbo 2 modellerinin radikal formülünü koruyor. Küçük bir otomobil boyutuna devasa bir güç, sıra dışı gövde tasarımı ve iddialı bir iç mekanla buluşturan bu model, günümüzdeki standart Renault 5 veya Alpine A290 modelleriyle neredeyse hiçbir ortak noktaya sahip değil.
Araç, Alpine'in geliştirdiği özel bir platform üzerinde yer alıyor ve patlayıcı güç teslimatı sunan yepyeni bir elektrik motoru türü kullanıyor. Tasarımı, 1980'lerin atalarından ve 2021'de tanıtılan konsept modelden ilham alıyor.
Konsept aracın ortaya çıkış fikri, Renault'nun tasarım ekibinin elektrikli otomobilleri 'robotik, beyaz ve sıkıcı' olmaktan çıkarıp 'ilginç ve heyecan verici' hale getirebileceğini kanıtlama isteğinden doğmuş. Retro ve cool R5 ve R4 modellerinin ardından ekip, 'özel, görkemli, güçlü ve heyecan verici bir şey' yapmak istemiş.
Renault Group'un tasarım direktörü, bu projenin en dikkat çekici yönünün, konsept tasarıma bu kadar yakın bir şekilde üretim yapabilmek olduğunu ve şirketin arkasında durması halinde bunun mümkün olduğunu belirtiyor. Firmanın en iyi iş modeli olmayabileceğini ancak harika bir marka oluşturucu olduğunu da ekliyor.
Turbo 3E için tamamen yeni, iki kapılı ve hafiflik için karbon fiberden üretilmiş özel bir gövde tasarımı tercih edilmiş. Aracın toplam ağırlığı 1.450 kg olarak belirtilirken, ekibin bu rakamı 1.400 kg'a indirme çabaları olduğu da söyleniyor.
Orijinal R5 Turbo'nun ikonik özelliklerinden olan genişleyen çamurluklar, yeni modelde de korunmuş. Bu genişlik, sadece daha agresif bir görünüm sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda arkadaki tekerlek içi elektrik motorları için de yeterli alan sağlıyor.
Standart R5 ile paylaşılan tek tasarım öğeleri ön cam, kapı aynaları, dikey arka stop lambaları ve bagaj kapağındaki '5' amblemi. Kaputtaki devasa hava girişi radyatör için hava sağlarken, arkadaki hava kanalları motorları soğutmaya yardımcı oluyor.
20 inçlik jantlar Michelin Pilot Sport Cup 2 lastiklerle donatılmış. Önlerde 245, arkalarda ise 275 taban genişliği kullanılmış. Jantlardaki aero kapaklar menzile katkı sağlarken, pist kullanımında maksimum fren soğutması için çıkarılması gerekiyor. Arkada yer alan difüzör ve tavan spoyleri ise aracın aerodinamik yapısını tamamlıyor.
Alıcılar, 1982 Tour de Corse ralli aracından ilham alan sarı, beyaz ve siyah renk düzeni dahil olmak üzere çeşitli renk ve kaplama seçenekleri arasından tercih yapabilecekler. Renault'nun tasarımcı ekibiyle birlikte, her Turbo 3E'nin tamamen benzersiz olması için kişiselleştirme olanakları sınırsız sunulacak.
Renault 5 Turbo 3E'nin Boyutları
Renault 5 Turbo 3E, 4.08 metre uzunluğa ve 2.03 metre genişliğe sahip. Standart R5'in 3.92 metre uzunluk ve 1.77 metre genişlik ile karşılaştırıldığında, Turbo 3E'nin çok daha geniş ve alçak olduğu görülüyor. 1.38 metre yüksekliğe ve sadece 118 mm yere sahip olması, ön splitter'ın yere sürtmesini engellemek için dikkatli olmayı gerektirecek.
Renault 5 Turbo 3E Güç Aktarma Organları ve Hızlanma
Turbo 3E'nin tasarımını Renault'nun mühendisleri üstlenirken, kaput altındaki çalışmalar markanın performans kolu Alpine tarafından gerçekleştirildi. Alpine mühendisleri, Porsche Taycan ve Hyundai Ioniq 5 N gibi modellerde de kullanılan 800 voltluk elektrik mimarisine sahip özel bir alüminyum platform geliştirdi.
Orijinal Renault 5 Turbo'nun geleneksel önden çekişli hot-hatch konfigürasyonundan farklılaşarak, arka tekerleklerin hemen önüne konumlandırılan 160 HP'lik turboşarjlı 1.4 litrelik motoruyla arkadan itişli olması gibi, Turbo 3E de bu mirası elektrifikasyonla devam ettiriyor.
Turbo 3E, arkaya monte edilmiş, iki adet tekerlek içi elektrik motoruyla güçlendiriliyor. Bu motorlar toplamda 533 HP güç ve 4.800 Nm tork üretiyor. Bu değerler, 3.5 saniyenin altında 0-100 km/s hızlanma ve Porsche 911 GT3'ten bile daha iyi bir güç-ağırlık oranı (372 HP/ton) sağlıyor. Maksimum hızı ise 270 km/s olarak açıklanıyor.
Renault'ya göre, aracın özel e-motorları standart motorlara göre daha ani güç teslimatı sunarken, aynı zamanda daha küçük ve hafifler. Bu konfigürasyon, her motorun çıktısını bağımsız olarak kontrol ederek tork yönlendirmesi (torque vectoring) sağlayıp aracın çevikliğini artırıyor.
Aracın tabanına yerleştirilen 70 kWh batarya, tek şarjla yaklaşık 400 km'ye kadar menzil sunuyor. Bu menzil, yoğun pist kullanımında yarım saate kadar yeterli enerji sağlıyor ve alçak ağırlık merkezi ile aracın çevikliğini daha da artırıyor.
800V mimarisi sayesinde Turbo 3E, 350 kW'lık maksimum şarj hızına ulaşabiliyor. Bu, standart R5'in üç katından daha hızlı bir şarj anlamına geliyor ve bataryanın %15'ten %80'e kadar şarj edilmesi sadece 15 dakika sürüyor. Şarj portu, orijinal modelin yakıt deposu kapağına bir gönderme olarak, arka hava girişlerinden birinin içine gizlenmiş.
Renault 5 Turbo 3E İç Mekan
İç mekanda, Turbo 3E'de altı noktalı emniyet kemerlerine sahip iki adet karbon fiber yarış koltuğu, arka koltukların olması gereken yerde yer alan bir güvenlik kafesi, mükemmel driftler için tasarlanmış ralli tarzı el freni kolu ve yolcu ayaklığında 'Assure-toi' (Sıkı tutun) yazısı dikkat çekiyor.
Her yerde Alcantara kaplama kullanılırken, gördüğümüz modelde elde çizilmiş çizgi film tarzı ekose desen öne çıkıyor. Henüz bir karbon fiber baget tutucu olmasa da, orta konsolda yolcu için bir diz pedi bulunuyor.
Direksiyon simidi, Alpine A290 modelinden alınmış üç kollu, düz tabanlı bir tasarıma sahip. Bu direksiyon üzerinde Kar, Normal, Spor ve Yarış sürüş modları arasında geçiş yapmayı sağlayan özel bir düğme bulunuyor. Yarış modu, drift yardımcı fonksiyonunu aktive ediyor. Ayrıca, tam güç gerektiğinde kullanılan bir 'OV' (geçiş) ayarı ve rejeneratif frenleme gücünü ayarlamak için başka bir seçenek de mevcut.
10.25 inçlik dijital sürücü ekranı ve 10.1 inçlik dokunmatik ekran, standart R5'te de bulunan özellikler arasında. Bu ekranlar, Google uygulamalarıyla birlikte aynı OpenR Link bilgi-eğlence sistemini kullanıyor, ancak grafikler orijinal Turbo'nun gösterge panelinden ilham alarak özelleştirilmiş.
Tasarım başkanı, daha 'hardcore' bir iç mekan tasarlayabilmiş olacaklarını ancak bağlantı ve bazı özelliklerin bulunmasının, aracın sadece bir treylere yüklenip taşınmak yerine gerçek anlamda sürülmesini teşvik edeceğini belirtiyor.
Standart R5'ten alınan fiziksel klima kontrol düğmelerinin yanı sıra, Turbo 3E'de direksiyon kolonu üzerindeki vites kolu yerine, orta konsola yerleştirilmiş kısa bir vites kolu bulunuyor. Bu parçanın Dacia Spring modelinden esinlenmiş olabileceği düşünülüyor.
Tekerlek içi elektrik motorlarının bir diğer avantajı da bagaj alanına minimum müdahale. Aracın bagaj hacmi tam olarak belirtilmese de, birkaç hafta sonu çantası veya pist için kaskları rahatlıkla alabilecek kadar geniş görünüyor.