
Avrupa’nın En Çok Satanı Dacia Sandero, 2026’da Hibrit Güçle Yeniden Sahne Alıyor!
Otomotiv dünyasında bir zamanlar esprili yaklaşımlara maruz kalan Dacia, Renault'un 1990'ların sonunda bu markayı bünyesine katmasıyla adeta küllerinden yeniden doğdu. Son yirmi yılda büyük bir başarı yakalayan Rumen üretici, özellikle Sandero modeliyle Avrupa'da zirveye oturdu. Sandero, 2024 yılında Avrupa'nın en çok satan otomobili olurken, 2017'den bu yana bireysel tüketicilerin en gözde modeli konumunda. Geçtiğimiz yıl neredeyse 310.000 adet Sandero alıcısıyla buluştu.
Bu fiyat segmentinde rakibi az olsa da, Dacia bu son derece başarılı modelini geliştirmekten geri durmuyor. 2026 yılı için Sandero ve onun daha arazi odaklı kardeşi Stepway, orta yaş makyajıyla karşımıza çıkıyor. Tasarımdaki yenilikler Logan sedan ve Jogger station wagon modellerine de yansıyor. Dört model de güncellenmiş bir ızgarayı çevreleyen yeniden tasarlanmış farlara sahip. Izgara tasarımı, tek parça izlenimi vererek daha modern bir görünüm sunuyor.
Arka kısımda ise Dacia, LED stop lambalarına piksel efekti eklemiş. Jogger modelinde, Volvo'yu anımsatan dikey uzantılar devam ediyor. Sandero Stepway'de artık markanın adını taşıyan, ancak zar zor görünen mat siyah bir şerit bulunuyor. Geleneksel logo anlayışına ne oldu dersiniz?
Dış tasarımda yapılan güncellemeler, yeni tasarlanmış alaşım jantlar ve daha uygun fiyatlı modellerdeki yenilenmiş jant kapaklarıyla tamamlanıyor. Çelik jantlarla sunulan bu modellerde artık standart olarak köpek balığı yüzgeci anten bulunuyor. Modele bağlı olarak, Ambe sarısı ve Kumtaşı adında iki yeni renk seçeneği de renk paletine eklenmiş.
Dacia modelleri Avrupa'daki en ulaşılabilir otomobiller arasında yer alsa da, donanım konusunda cömert davranıyor. 2026 yılı için modeller, kablosuz Apple CarPlay ve Android Auto desteği sunan daha büyük 10 inçlik dokunmatik ekranla geliyor. Sandero, Sandero Stepway, Jogger ve Logan ayrıca indüksiyonlu şarj pedi, otomatik farlar, çoklu kamera sistemi ve elektrikli katlanır aynalar gibi özelliklere de kavuşuyor.
Bu özelliklerin birçoğu ek ücrete tabi olsa da, Dacia'nın modern konforları seçenek olarak bile sunması sevindirici. Diğer modellerde de bulunan ve kullanıcıların hayatını kolaylaştıran bir diğer yenilik ise kabin boyunca stratejik olarak yerleştirilmiş YouClip sabitleme noktaları. Logan'da gösterge panelinde ve orta konsolun arkasında, Sandero modellerinde bagaj kapağında, Jogger'da ise kargo alanının bir tarafında ek sabitleme noktası bulunuyor. Bu noktalar, telefon tutucusundan askılığa kadar çeşitli küçük eşyaların güvenli bir şekilde sabitlenmesini sağlıyor.
Avrupa Dacia'nın ana pazarı olmaya devam ettiği için, şirketin en son güvenlik standartlarına uyarak AB düzenlemelerine uyması gerekiyor. Yeni güvenlik özellikleri arasında sürücü dikkat uyarısı ve araçları, yayaları, bisikletlileri ve motosikletleri algılayabilen otomatik acil durum fren sistemi yer alıyor.
En önemli yenilik ise Sandero Stepway ve Jogger modellerinin kaputunun altında gizleniyor. Dacia, 1.8 litrelik atmosferik benzinli motoru iki elektrik motoru, 1.4 kWh'lik batarya paketi ve hibrit aktarma organlarıyla birleştirmiş. Bu sistem, dört vitesli şanzımanıyla otomatik bir vites kutusuyla eşleştirilmiş.
Bu hibrit sistem toplamda 155 beygir güç ve 170 Nm tork üretiyor. Araçlar her zaman elektrik modunda çalışmaya başlıyor ve Dacia, şehir içi sürüşlerin %80'ine kadarının benzinli motor kullanılmadan gerçekleştirilebileceğini iddia ediyor. Jogger modeli bu hibrit versiyonla şimdiden sipariş edilebiliyor, Stepway ise önümüzdeki yılın dördüncü çeyreğinde ilk elektrik destekli Sandero olarak yollara çıkacak.
Daha uygun fiyatlı konfigürasyonlarda hibrit sistem yer almayacak. Dört model de, sıvılaştırılmış petrol gazı (LPG) ile de çalışabilen 1.2 litrelik üç silindirli turbo motorla donatılabilecek. Bu motor, altı ileri manuel veya altı ileri çift kavramalı otomatik şanzımanla ön tekerleklere 120 beygir güç gönderiyor. Tam dolu benzin ve LPG tanklarıyla Sandero Stepway ve Jogger, 1.480 kilometreye kadar menzil sunabiliyor.
Modele bağlı olarak, 100 veya 110 beygir gücünde sadece benzinli turbo motor seçenekleri de mevcut; her ikisi de altı ileri manuel şanzımanla eşleştirilmiş. Giriş seviyesi motor ise beş ileri manuel şanzımanla gelen, 65 beygir gücündeki atmosferik üç silindirli motor olmaya devam ediyor. Evet, beş ileri.
Dacia'nın başarısı, SUV çağında bile gösterişsiz ve uygun fiyatlı otomobillere her zaman talep olacağını kanıtlıyor. Bu kapsamlı güncellemeler, markanın güçlü satış ivmesini korumasına yardımcı olmak için zaten başarılı olan formülü daha da iyileştiriyor.