Avrupa Komisyonu, otomobil üreticileri için belirlenen Karbondioksit (CO2) emisyon hedeflerini gevşetmeyi öngören bir teklifi resmi olarak yayınladı. Bu teklif, üreticilerin başlangıçta bu yıl ve 2026 için belirlenen standartlara 2027 sonuna kadar uymak zorunda kalmayacağı anlamına geliyor.
Avrupa Komisyonu'nun açıklamasına göre, bu yeni teklifle birlikte artık yıllık raporlama yerine, "2025'ten 2027'ye kadar olan dönemde, üreticiler araçlarının ortalama spesifik CO2 emisyonlarının, bu dönemdeki yıllık spesifik emisyon hedeflerinin ortalaması olarak hesaplanan bir emisyon hedefini aşmamasını sağlamalıdır." Bu durum, uygunluğun 2027 sonuna kadar değerlendirilmeyeceği anlamına geliyor.
İlk olarak Mart ayında duyurulan bu tekliflerin yasalaşması için Avrupa Parlamentosu ve Avrupa Konseyi tarafından oylanması gerekiyor. Ancak çevre lobileri şimdiden muhalefetini oluşturmaya başladı. Bazı çevreler, Avrupa Komisyonu'nun bu esnekliği savunmak için 2024 yılına ait, temsili olmayan elektrikli araç (EV) satış verilerini kullandığını iddia ediyor. Oysa 2025'te EV satışlarında bir iyileşme işareti görüldüğü belirtiliyor. Bu artış, otomobil üreticilerinin CO2 hedeflerini ihlal etmeden daha fazla benzinli veya dizel araç satabilmesi nedeniyle şimdi tehdit altında olabilir.
Otomobil üreticileri ise sınırlı EV talebinin yanı sıra, daha düşük fiyatlı ve devlet destekli Çin menşeli EV'lerden gelen yoğun rekabetin, rekabetçi kalmakta zorlanan Avrupalı üreticilerin geleceğini olumsuz etkilediğini savunuyor.
Avrupa'daki bu gelişme, Türkiye otomotiv pazarını da yakından ilgilendiriyor. AB'nin emisyon standartlarındaki gevşeme, Türkiye'de üretilen veya Türkiye'ye ithal edilen araçların çeşitliliğini ve teknolojik geçiş hızını etkileyebilir. Üreticilerin mevcut içten yanmalı motorlu araçları daha uzun süre üretme eğilimi, Türkiye pazarındaki sıfır otomobil seçeneklerine ve fiyatlarına yansıyabilir. Türkiye'nin otomotiv regülasyonları genellikle AB standartlarını takip ettiği için, bu karar gelecekteki yerel politikalara da ışık tutabilir.